Bebeğin kırkı nasıl çıkartılır diye herkesin aklında bir sürü düşünce mevcut. Eski nesiller, anneannelerimiz, babaannelerimiz mutlaka kendi büyüklerinden bir şeyler görmüş yada duymuş aynı zaman da da uygulamış olabilir. Bebek kırklanması her yörede farklı adetlerle yapılır. Herkes değişik şeyler yapacaktır mutlaka. Çünkü belirli bir kalıp yoktur.
Peki Bebek kırklaması diye bir şey var mı?
Bu kişilerin adet, gelenek, göreneklerine bağlılığıyla alakalıdır. İnanan inanmayan bir çok kişi vardır. Aslına bakarsanız araştırmalarıma göre bebek kırklaması diye bir şey yokmuş. Bu tamamen anne ile alakalı bir durummuş. Yani doğum yapmış annemiz lohusalık dönemini sonlandırmak adına kendisi kırkını çıkartıyormuş.Kırkın çıkartılması da temizlenmek demektir. Farklı bir olay söz konusu değilmiş.
Anne banyo yaparak abdest alarak temizlenir banyo temizliği sonrası ibadet ederek dua eder. Allah’a şükreder. Aynı zaman da bebeğini de dua okuyarak temizler böylelikle anne de bebekte temizlenmiş kırk çıkartmış olur.
Bu demek olmuyor ki yapılan kırk çıkartma törenleri gereksiz yada yanlış dediğim gibi inanç adet anane meselesi. Saygı duyulması gerekir. Anneannemden gördüğüm ve duyduğum kadarıyla bizler kırk suyundan geçmişiz. Yapılan tek şey bizlerin yıkanacağı suyun içine altın bir yüzük anahtar atarak bizleri o suyla yıkaması bir kaç ayet okuyarak kazadan beladan yaradanın koruması için dua etmesi şeklinde olmuş. Abartılacak kadar törenler eşliğinde bir şey yapılmamış. Yukarıda da belirttiğim gibi lohusa annenin temizlenmesi kırk çıkması, kırk uçması anlamına gelir.
Bebek ve lohusa anne kırkları çıkmadan dışarı çıkar mı? Çıkarsa Ne Olur?
Eskiden gelen bazı batıl inançlara göre kırkı çıkmayan anne ve bebek sokağa çıkmazmış. Uğursuzluk getirir gibi bazı hurafeler duymuşuzdur hepimiz.Aynı zamanda lohusa annenin bir ayağı mezarda laflarını da hepimiz duymuşuzdur. Allah’ın dediği olur. Böyle şeylere inanmanın çokta mantıklı olmadığını düşünüyorum. Edindiğim bilgilere göre, bu da tamamen batıl inanç. Kırkı çıkmamış anne de bebekte dışarı çıkabilir. Aslında geçmişten gelen bu takıntı, günümüzde şu şekilde değerlendiriliyor hekimler tarafından: Bebek daha anne karnından yeni doğduğu için mikroplara karşı henüz savaşamayacak kadar güçsüz olabilir. Anne de yeni doğum yapmış ve oda hem emzirme döneminde hem de bünyesinin zayıf düşmesinden dolayı güçsüz sayılabilir. Yani tamamen annenin de bebeğinde mikroplara karşı savaşacak direncinin yeterli olmamasından dolayı bir önlem sayılabilir. Başka anlamlar yükleyerek anneyi bunaltmanın bir esprisi olduğunu düşünmüyorum. Korkutarak bazı monotonlaşmış klişeleri insanlara zorla dayattırılmasına karşıyım.
Doğum sonrası bebeğinizi doktora, sağlık ocağına götürmüyor musunuz? Tabi ki götürüyorsunuz. Yani şimdi yukarıda bahsettiklerimi şimdi bu soruyla kıyaslarsanız benim araştırmalarımın ve hekimlerin haklılık paylarının olduğunu anlayacaksınız. Bu inançsızlık değil mantık doğrultusunda harekettir.